Bir cumartesi günü yaşlı adam yanında nefes kesecek güzellikte bir ‘fıstık’la kuyumcu dükkânına girmiş ve yanındaki sevgilisi için kıymetli bir yüzük almak istediğini söylemiş. Kuyumcu 5 bin dolarlık güzel bir yüzük uzatmış. “Anlamadınız galiba..” demiş yaşlı adam, “Nadide bir şey olmalı..” Bunun üzerine kuyumcu kasayı açıp 40 bin dolarlık muhteşem bir yüzük koymuş tezgâhın üzerine… Adam inceledikten sonra bunu satın almak istediğini söylemiş. “Ödeme nasıl olacak?..” diye sormuş kuyumcu. “Çek ile..” demiş yaşlı adam,
“Ama siz karşılığını sormak istersiniz, ben bu çeki yazıp size bırakayım, pazartesi siz bankadan çekin, yüzüğümüzü aşkımla daha sonra gelir alırız..” diye eklemiş, el ele sevinçle uçarcasına çıkmışlar dükkândan. Pazartesi sabahı kuyumcu burnundan soluyarak aramış onu “Hesabınızda beş kuruş yok!..” diye. “Biliyorum arkadaş..” diye cevap vermiş adam kıkırdayarak, “Ama bu sayede geçirdiğim inanılmaz hafta sonunu sana bir anlatsam çıldırırsın!..”
Vatan Gazetesi, 12.09.2010 Pazar