Makyajım tam 2 saat sürdü. En güzel elbisemi giydim. Dudaklarıma koyu kırmızı ruj sürdüm. En havalı, uzun topuklu ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Saçıma da en pahallı taşlı tokayı taktım ve işe gittim. Asansöre patronumla beraber girdik. Beni görünce, “Günaydın” bile demeyen terbiyesiz adam, “Bu ne hal?” diye bağırdı bana “Bu ne hal Şahap Bey!”
VATAN Gazetesi, 24.03.2013 Pazar